• BIST 9091.07
  • Altın 2324.75
  • Dolar 32.3712
  • Euro 34.9966
  • Kayseri 15 °C
  • Ankara 21 °C
  • İstanbul 21 °C

24 ŞEHİT BÜTÜN ALGILARI DEĞİŞTİRDİ İDAM'IN GERİ GETİRİLMESİ TARTIŞILIYOR

24 ŞEHİT BÜTÜN ALGILARI DEĞİŞTİRDİ İDAM'IN GERİ GETİRİLMESİ TARTIŞILIYOR
24 şehit bütün algıları değiştirdi. AK Parti'de idam konusu ciddi şekilde tartışılıyor. Adi suçlara değil ama terör suçluları için getirilecek idam Öcalan'ı da kapsayacak mı?
Yenişafak gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi bugünkü köşe yazısında 'idam' konusunun AK Parti genel merkezinde ciddi şekilde yeniden tartışıldığını yazdı..

Selvi'nin konuyla ilgili yazısı:

24 şehit verdiğimiz Çukurca saldırısı bir dönüm noktası oldu adeta. MİT-PKK görüşmesini dahi büyük bir olgunlukla karşılayabilen toplum, 24 şehit haberiyle vurgun yemiş bir sarsıldı.

Çukurca algılarımızı değiştirdi.

Terör bitecekse, kanın akması duracaksa PKK ile de görüşülebilir diyenlerin, şimdi zamanı değil ama Türkiye normalleştiği taktirde Öcalan'ın durumu dahi yeniden ele alınabilir tezine itiraz etmeyenlerin dahi kimyası bozuldu.

Öyle bir dip dalga olarak vurdu ki terör, katarakt ameliyatı geçiren toplumun gözlerindeki bantlar açıldı, gerçeklerle yüz yüze kalması sağlandı.

Çukurca bir milat oldu.

AK Parti Genel Merkezi de dahil olmak üzere ciddi zeminlerde, idam cezasının geri getirilmesi tartışılmaya başlandı.

Adi suçlara değil ama örgütlü terör suçlarına idam cezasının getirilmesini savunanların oranı artıyor.

İdam cezasının geri getirilmesi Türkiye'nin AB sürecini nasıl etkiler, Öcalan'ın yeniden yargılanması ya da daha önce hakkında verilen idam cezasının onanması mümkün olabilir mi? İdamın getirilmesi PKK üzerinde ne denli etkili olur, caydırıcı bir gücü olur mu?

İdamın geri getirilmesini savunanlar, bu soruların cevaplarını da düşünüyor.

Yarın yapılacak olan MGK'da ele alınır mı bilemem ama, kabinede bu fikri savunanların sayısının az olmadığını bilmenizi isterim.

Bir süredir PKK'nın lider kadrosuna yönelik bir operasyon beklentisi hakim. Örgütü demoralize edecek birkaç ismin derdest edilip getirilmesi gibi seçenekler üzerinde duruluyor. Özellikle de Türkiye'ye yönelik saldırıların talimatını veren Fehman Hüseyin, Mustafa Karasu ve Duran Kalkan ismi üzerinde duruluyor.

Almanya Baader-Meinhof çetesini, liderlerini cezaevinde infaz etmek suretiyle tasfiye etti. İsrail bu yöntemi başından beri kullanıyor. Bu seçenek artık bizde de tartışılmaya başlandı. Daha fazla ayrıntıya girmeden burada bir nokta koyup, hemen akla ilk gelen soruya geçmek istiyorum.

PKK'nın lider kadrosundan birileri yakalansa ne olacak? Birçok insan ,"Besleyeceğiz" ya da "yeni bir ada mı açacağız" gibi yanıtlar verecek. O nedenle,"Eğer böyle bir operasyon yapılacaksa, önce idam cezası geri getirilsin" tezini savunanlar var. Bunlara, "Beslemeyelim, asalımcılar" diyebiliriz.


AK Parti Genel Merkezi'nde Amerikalı bir gazeteci ile bir parti yöneticisi arasında şöyle bir diyalog geçiyor.

-KCK'lılar seçilmiş insanlar. Silah çekip bir kişiyi öldürmemişler. Siz onları niye tutukluyor sunuz?

-Usame Bin ladin silahını çekip kaç kişiyi öldürdü?

-Kimseyi öldürdüğünü hatırlamıyorum.

-Ama siz onu öldürdünüz

-Ama o terör örgütü yöneticisiydi.

-KCK'lılar da terör örgütü yöneticisi. Silahı çekip adam vurmaları gerekmez. Zaten lider talimat verir,tetik çekmez.

İdam cezasını getirmenin bir de AB boyutu var. AB'ye uyum yasaları kapsamında kaldırılmıştı idam. İdamın getirilmesini savunanlar, "AB,Türkiye için hedef olmaktan çıktı, zaten AB'nin de Türkiye'yi almak gibi bir düşüncesi yok" görüşünü savunuyorlar.

Peki idam getirilirse Öcalan bundan etkilenecek mi? Yani idamı getirip, Öcalan'ı asacak mıyız? Mağdurun lehine hükümler işler kaidesi gereğince bunun mümkün olmadığı, Öcalan dosyasının iç hukuk yolları tüketildikten sonra AİHM boyutunun da tamamlandığı belirtiliyor. Ama bu devlet isterse, son olayların talimatını verdiği gerekçesiyle yargılar mı? Orasını bilmem.

Peki idamın getirilmesi, Öcalan'ın ya da yakalanan PKK'lıların idamı sorunu çözer mi?

PKK öylesine şımardı, işi öyle bir cinnet noktasına ulaştırdı ki, sorunun çözümünden ziyade yılanın başının ezilmesi öncelikli tercih haline geldi.

"Kurda merhamet etmek, kuzuya zulmetmektir" sözünü bundan sonra daha sık duyabilecek gibiyiz.

Daha 1 hafta önce biraz PKK'nın burnunu sürtelim sonra oturur müzakere ederiz deniliyordu, Çukurca saldırısı toplumun kimyasını öyle bir bozdu ki, idamdan aşağısı kurtarmıyor.

Zor bir dönemden geçiyoruz.

Sağduyu da bu tür zamanlar için gerekli oluyor.

Bu sıkıntılı sürecin içinden de yine milletin sağduyusu ile çıkacağız.

Bir kez daha milletimle iftihar ettim.

Türk milliyetçiliğinin simgesi olan Yozgat'ta bir şehit babası, " Kürt-Türk düşman değil. Biz kardeşiz" diyebiliyor. Bu milletle iftihar edilmez mi?

Hepimizin ama hepimizin Yozgatlı şehit babasından ders almamız ve onun kadar sağduyulu düşünmemiz gerekiyor.

Deprem de gösterdi ki, zor günleri bölünerek değil, daha çok birleşerek aşacağız.
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0352 231 31 39