Bir restaurantta yapılan il divan toplantısında “Oyunu ve Oyuncuyu Görmek; Uyanık
Olmak Zorundayız” diye söze başlayan şube başkanı Aydın Kalkan, şunları söyledi.
“Son günlerde Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda yol kesme olaylarıyla ivme
kazanan ve ‘bayrak indirme’ olayıyla zirveye çıkan gelişmeler, Türkiye’nin ayağına
iç politikada meşgul olması gereken bağlar dolayarak dünya politikasında güçlü bir
oyuncu olarak yer almasına engel olmaya yönelik dış kaynaklı atraksiyonlardır.
Osmanlı Devletini tarih sahnesinin dışına iten güçler, Osmanlı mirasçısı Türkiye
Cumhuriyeti Devleti’nin Osmanlı bakıyyesi coğrafyalara ve bu coğrafyalarda yaşayan
halklara etki edebilecek bir potansiyeli taşıdığının farkında olarak Türkiye üzerinde
oyunlar tezgâhlamaktadırlar. Türkiye içerisinde yaşayan vatandaşların huzur,
güven ve barış içerisinde bir yaşam sürmeleri ve moral güçlerinin yüksek olması,
Türkiye’nin maddi-manevi kaynaklarını ülkenin gelişmesine, yatırımlara, insanını
daha iyi yetiştirmeye, daha mutlu ve müreffeh yaşatmaya sarf etmesi dünya
politikasını sürklase eden ülkelerin kabul edebilecekleri türden gelişmeler değildir.
Kapitalist gerekler doğrultusunda bir düzen tutturmuş ve mazlum milletlerin haklarını
sömürerek semiren kimi ülkeler Türkiye’nin, bin yıllık tarihinde olduğu gibi mazlum
milletleri uyandırarak kurdukları sömürü düzenini bozabileceğini düşünmektedirler
ve Türkiye’nin ayağa kalkmasına engel olmak için akla hayale gelmedik oyunlar
tezgâhlamaktadırlar. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da 30 yıldır yaşanan gelişmeler bu
nev’idendir”.
Bayrak indirmenin hain bir plan olduğunu belirten Kalkan açıklamalarını şöyle
sürdürdü.
“Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda yaşayan insanlar, kuzey, güney ve batısında
yaşayan insanlarla bin yıllık bir kardeşlik tecrübesiyle kardeş olmuşlardır. Türkiye’de
yaşayan insanlar arasındaki farklılıkları öne çıkararak bin yıllık kardeşliği ortadan
kaldırmayı hedefleyenler dış güçlerin piyonu olan hainlerdir. Doğu ve güneydoğuya
yatırım yapılmasına; yol, baraj, fabrika yapılmasına karşı çıkan ve iş makinalarını
yakan zihniyetin doğu ve güneydoğu halkına dost olmadığı açıktır. Bu zihniyet,
Çanakkale’de Türkün, Kürdün, Lazın, Çerkezin, Arabın kanıyla renklenmiş al bayrağı
gönderden indirerek batıdaki insanımızı harekete geçirmeye ve ülkeyi topyekun
kargaşaya itmeye çalışmaktadır.
Haini al bayrağı indirmek üzere göndere çıkaran zihniyet, kazan kazan prensibiyle
hareket etmiştir. Hain, Türk ordusu tarafından vurulursa doğu ve güneydoğuyu
hareketlendirmek, vurulmazsa kuzey, güney ve batıyı hareketlendirmek
hedeflenmiştir. Ancak bin yıllık kardeşlik bağlarıyla bağlanmış bu asil halkların oyunu
ve oyuncuyu fark etme basiretine sahip olduğu düşünülememiştir. Hükümetin büyük
risklerle ve siyasi faturalar rağmına girdiği çözüm sürecine son vermek, ülkeyi bir
çatışma ortamına taşımak, kaynakların silahlanmaya sarf edilmesini sağlamak dış
güçlerin ve piyonlarının işine gelen hedeflerdir. Barış içerisinde mutlu ve müreffeh
yaşamak ise 77 milyonun menfaatinedir ve arzusudur.
Türk bayrağının gönderden indirilmesi haince bir yaklaşımdır. Bu hainliği yapan
mutlaka şiddetle cezalandırılmalıdır. Ancak bu olay üzerine, ne Türkler Kürtlere, ne
de Kürtler Türklere husumet beslememelidir. Türklerle Kürtler birlikte barış içerisinde
yaşamaya mecbur, etle tırnak gibi iç içe geçmiş, aynı milletin ve yine aynı medeniyetin
unsurlarıdırlar
Dünyada son yüz yıldır huzurun kaim olmadığı topraklar Osmanlı bakıyyesi
topraklardır. Filistin’de, Mısır’da, Libya’da, Suriye’de, Irak’ta yüz yıldır kan akmakta,
can, mal emniyeti sağlanamamaktadır. Türkiye bir Mısır, bir Suriye bir Irak
olmamalıdır. Türkiye üzerinde oyun kuranlar Türkiye’yi kan ağlayan Müslüman
coğrafyalara benzetmeyi hedeflemektedirler. 77 milyon, bunun bilinciyle hareket
etmek zorundadır”
Bu açıklamadan sonra basına kapalı olarak devam eden toplantıda başarılı
çalışmalarından dolayı sendika ilçe temsilcilerine ve yönetim kurulu üyelerine plaket
verildi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.