• BIST 9079.97
  • Altın 2300.464
  • Dolar 32.3187
  • Euro 35.088
  • Kayseri 21 °C
  • Ankara 22 °C
  • İstanbul 19 °C

İFTAR VE SAHUR ARASINDA ÖĞÜN SAYISINI ARTIRIN

İFTAR VE SAHUR ARASINDA ÖĞÜN SAYISINI ARTIRIN
Kayseri Özel Avrupa Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Meltem Yeter, iftar ve sahur arasında öğün sayısının artırılması tavsiyesinde bulundu.
Yeter, iftar ve sahurla birlikte toplam 4 öğün yapılması gerektiğini söyledi.
Yeter 16 saatlik orucun ardından yalnızca iki öğün yemeğin yeterli olmayacağını, bu şekilde beslenmenin insanlarda bile mide ve bağırsaklarda aşırı gaz birikimi, reflü, sindirim bozukluğu, kabızlık ya da ani tansiyon yükselmesi gibi istenmeyen durumlar ortaya çıkarabileceğine dikkat çekti.
METABOLİZMA YAVAŞLIYOR
Ramazan ayı boyunca metabolizma hızının düştüğünü belirten Yeter şu önerilerde bulundu:
“İftar ve sahur dışında iftardan sonra en az bir öğün daha ilave ederek öğün sayısını arttırın, kepekli ekmek, kuru baklagiller, süt ve süt ürünleri gibi posa içeriği yüksek olan besinler fazla tüketilmelidir, ramazan boyunca iftar ile sahur arasında 2,5 ila 3 litre su için, yemeklerle birlikte çay içmeyin, çayınızı yemekten bir saat sonra için, yağlı yemekleri mümkün olduğunca az tüketin. Et yemeklerinde kırmızı et yerine beyaz eti tercih edin, dondurma, sütlaç, güllaç gibi az şekerle yapılmış tatlıları tüketin. Şerbetli ve hamur işi tatlılardan uzak durun, sindirim metobolizmanızı hızlandırmak için iftardan 1-1,5 saat kadar sonra kısa süreli ama tempolu yürüyüşler yapın.”
KRONİK HASTALIĞI OLANLAR DİKKAT
Yeter, şeker, kalp, tansiyon, böbrek gibi kronik hastalığı olanların ramazan ayında daha dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Ramazanda mutlaka sahur kalkılması gerektiğini ifade eden Yeter, “Sahurda yemeğin hemen peşinden yatıldığı için daha hafif ve glisemik indeksi düşük, yani kan şekerini yavaş yükseltip geç düşüren yiyecekler tercih edilmelidir. Bu yüzden beyaz ekmek ve pide yerine sıklıkla tam buğday, çavdar ekmeği, bol söğüş domates, salatalık, biber, mevsim yeşillikleri ve taze meyveler, az miktarda fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumlar, az yağlı peynir çeşitleri ve haşlanmış yumurta tercih edilmelidir. Çay yerine bitki çayları tercih edilmeli böylece vücutta oluşacak sıvı kayıpları da azalmaktadır. Ayrıca içilecek bir bardak tarçınlı süt veya 1 kase yoğurtta kan şekerini dengede tutmaya yardımcı olacaktır. Kahvaltılık tercih etmeyenlerde kurubaklagil, sebze ya da yoğurtlu çorbalarla beraber etli bir sebze yemeği ve yanında az miktar kepekli makarna veya bulgur pilavı tercih edebilirler. Yanına yoğurt, cacık, ayran ya da az yağlı mevsim salata tercih edip doygunluk sürelerini uzatabilirler. Gün içerisindeki sıvı kaybını önlemek için en az 5 bardak su içmeyi ihmal etmemek gerekir.” diye konuştu.
İFTARDA KALORİSİ DÜŞÜK YİYECEK
Yeter, iftarda da kalorisi düşük aman tok tutan yiyecekler tercih edilmesi önerisinde bulundu. Yemek çeşitlerinin de sınırlı sayıda olması gerektiğine değinen Yeter, “Sofralarda sıklıkla yer alan dolmalar zeytinyağlı olarak, içli köfte ise haşlanarak tüketilmelidir. Aşırıya kaçmamak kaydıyla pilav ya da makarna çeşitleri tercih edilebilir. Kullanılan tereyağı miktarı en alt seviyede tutulmalı, ağırlıklı olarak zeytinyağı tercih edilmelidir. Gaz yapıcı, aşırı baharatlı ve acı yiyeceklerden kaçınmalı, sindirimi kolay olduğu için balıkta sofralardan eksik edilmemelidir.” ifadelerini kullandı.
İFTAR VE SAHUR ARASINDA BOL SU
Yeter, iftar ve sahur arasında dikkat edilmesi gerekenleri ise şu şekilde sıraladı:
”İftardan iki saat sonra tekrar bir öğün yaparak metabolizmanın canlı tutulması sağlanmalıdır. Burada ise çoğunlukla taze meyveler, tatlı olarak ta dondurma, sütlaç, güllaç gibi sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Hamur işi ve kızartılmış tatlılardan mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. İftar ve sahur arasında 12-15 bardak su ve sıvı alınmalıdır. Bunun en az 10 bardağı sudan karşılanmalıdır. Suya bir anda yüklenilmemeli, iftar ve sahur arasına yayılarak tüketilmelidir. İçecek olarak ayran, taze sıkılmış meyve suları, kendi şekeriyle yapılmış kompostolar ve az şekerli şerbetler, doğal maden suyu, şekersiz çay veya bitki çayları tercih edilmelidir. Rezene ve papatya çayları iftar sonrası oluşacak gaz ve şişkinlik şikayetlerini gidermeye yardımcı olmaktadır.”
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0352 231 31 39