• BIST 9149.89
  • Altın 2324.75
  • Dolar 32.3712
  • Euro 34.9966
  • Kayseri 15 °C
  • Ankara 21 °C
  • İstanbul 21 °C

KUDRETLİ PAŞALARIN KÜÇÜLDÜĞÜNÜ GÖRDÜM!

KUDRETLİ PAŞALARIN KÜÇÜLDÜĞÜNÜ GÖRDÜM!
Sinan Burhan ve Pelin Başalma sunumu ile her Cumartesi tv8 ekranlarında yayınlanan Yerel Vizyon programının bu hafta ki konuklarından biri Şereflikoçhisar Belediye Başkanı Hakverdi Altuğ oldu. Belediye’nin çalışmalarına yönelik açıklamalarda bulunan Altuğ
Hakverdi Altuğ’un açıklamaları:
“28 Şubat süreci ile ilgili Sayın Başbakanımıza çok teşekkür ediyorum. Allah razı olsun. Ben silahlı kuvvetlerde subay olarak 6 yıl çalıştım. 6 yıl çalışabildim daha doğrusu. Üsteğmen rütbesindeyken çok sevdiğim mesleğimden istemeye istemeye ayrılmak durumunda kaldım. Özellikle mesleğimin son 4 yılında gerçekten çok büyük ızdıraplar yaşadım. 2 yıl bekardım sıkıntı yoktu. Üçüncü yıl evlenince, eşimizin başörtülü olduğu görülünce akıl almadık gerçekten akla hayale gelmeyecek çok enteresan uygulamalar ile haksızlıkla ile aşağılamalar ile horlamalar ile karşı karşıya geldik. Allaha şükür hiç başımızı eğmedik. Ancak askersiniz, nihayetinde 24-25 yaşındasınız, tecrübeniz az, karşınızda koca koca paşalar, generaller… Bu bağlamda tabiî ki bizde Pazartesi günü dilekçemizi vereceğiz. Bu noktada ASDER diye bir derneğimiz var. Adaleti Savunanlar Derneği. Çok kıymetli başkana ve yönetimin hepsine çok teşekkür ediyorum. Çok güzel organizasyon yapıyorlar ve mahkeme takip ediliyor. Geçtiğimiz Pazartesi günü 28 Şubat mahkemesinin önünde derneğimiz ile birlikte açıklamalarda bulunduk. Haftanın 2-3 günü mahkemeleri takip etmeye gayret ediyorum. Ben şunu gördüm. Üzüldüm tabii. 28 Şubat sürecinin o kudretli paşalarının ne kadar küçüldüğünü gördüm. Ne kadar basitleştiklerini gördüm. Çevik Bir’in Rahmetli Erbakan hocamdan bahsederken ‘Rahmetli Sayın Erbakan Hocam diye konuştuğunu gördüm. Demokrasiye balans ayarı yaptık diyerek, bugün ben söylemedim onu gazeteci yanlış anladı. O zaman çok haber yapılıyordu hangisine yalanlama yapalım diyenleri gördüm. Açıkça şunu söyleyeyim Türkiye’nin geçmiş olduğu karanlık dönemlerde inançlarından dolayı ordudan atılan çok arkadaşlarımız oldu. Dışarı çıktıkları zaman hakikaten bir tezgahın üzerinde iç çamaşırı satarak geçimlerini sağlamaya çalışan arkadaşlarımız oldu. Bunun yanında istemeyerek eşlerinin başını açmak zorunda kalan arkadaşlarımız oldu ve şöyle dalga geçtiler onlarla:’Ya tamam başını açtı; ama eteğin boyu hala uzun. Bu da laik düzene aykırı’ diye aşağılanan arkadaşlarımız oldu. Binbaşı bir arkadaşımız vardı Muttalip Yıldırım rahmetle anıyorum kendisini. Şanlıurfa Orduevi’nden attılar sonra Şanlıurfa Belediyesi’nde işe girdi. Oranın Garnizon Komutanı Belediye’ye bir yazı göndererek veya baskı yaparak işten çıkarttırdı onu. Hepimizin psikolojisini bozdular; ama Muttalip abinin daha çok bozdular psikolojisini ve öğretmenevinin çatısından atarak öldürdüler, şehit ettiler. Daha sonra intihar etti dediler. Biz bunları gördük. Oda hapisleri vardı. Benim evime geldiler bizde inancımıza göre ağarladık onları. Evlendiğim için hayırlı olsuna geldiler. Sicilimize yazdığı nota bakın: hanımı bizimle tokalaşmadı, ikramı gitti kendisi getirdi. Ve sonuç, benim şu anda Kara Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki emeklilik dosyamı açıp okuyabilirler. Evinde Arabın 14 asır önce yaşadığı hayatı yaşamaya çalışıyor. Biz bunları yaşadık. Öyle bir noktaya geldik ki inanın sabahları işe gitmek istemiyorduk. Bir adım ileri iki adım geri.”
ALLAH’IN BİR HESABI VAR, HAKSIZLIĞIN CEZASINI GÖRECEKLER!
“Ben Beden Eğitimi öğretmeniydim. Albay beni sık sık çağırır. Bak derste Atatürk’ün aleyhine konuşuyormuşsun. Yapma bunu. Ben de cevap olarak. Komutanım benim dersim Beden Eğitimi. Benim dersimin ne alakası var. İnkılap Tarihi olsa anlarım. Bunlar Atatürkçülüğü kullandılar. Kendileri Atatürkçü olmadıkları halde kullandılar. Aklıma geldiğinde hep tebessüm ediyorum. Bizi teğmenken kıta kursuna göndermişlerdi. Atatürkçülüğün 10 maddesi var. Askerler ezberleyemediğinden dayak yiyenler oldu. Hep derdim ki komutanım biz bu çocukları Atatürk’ten nefret ettirip gönderiyoruz. Bari sadece başlıkları ezberlesinler. Böyle bir şey olabilir mi? Bu yanlış uygulamaların neticesinde hakikaten işini kaybeden eşini kaybeden sağlığını kaybeden bir sürü arkadaşlarımız oldu; ama Başbakanımızdan Allah razı olsun ki gün bugün. Tabii halkımızdan da Allah razı olsun. Ancak üzülerek söylüyorum. Bu haksızlığa uğrayan arkadaşlarımızın çok azı müşteki. Müştekiliği kaçırdığınız diyelim müdahil olanların sayısı da çok az. Hepsinin olması lazım. Herkesin bir hesabı var. Allah’ın da bir hesabı var. Onlarda yapmış oldukları bu haksızlığın cezasını görecekler.”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0352 231 31 39