• BIST 8026.27
  • Altın 1923.087
  • Dolar 28.8712
  • Euro 31.4364
  • Kayseri 11 °C
  • Ankara 15 °C
  • İstanbul 20 °C

Damarlarımız tıkandığı zaman değil, tıkanmadan ne yapmalı:

Damarlarımız tıkandığı zaman değil, tıkanmadan ne yapmalı:
DAMAR AÇICI İLAÇ YOKTURÖZEL MODERN DÜNYA HASTANESİ OP.DR. KAMİL SAVAŞ YAPTIĞI AÇIKLAMADA:
Piyasada tv reklamları ve internet aracılığı ile satılan ürünlerin hiçbirinin tıkalı olan damarları açmak gibi bir etkisi yoktur.

Bü ürünler bitkisel gıda takviyesidir, ilaç değildir. Daha fazlasını vadedenler damar hastalıkları uzmanı olmayıp vaad edilerler de çok abartılıdır.



Bunlara inanan hastalar, hem maddi olarak büyük kayıp yaşamakta, hem de tedavisi mümkün olan hastalıklarının ilerlemesine ve geri dönüşümsüz bir sürece girmesine yol açmaktadırlar.

Bu tür gıda takviyeleri; halsizlik, güçsüzlük, dermansızlık, konsantrasyon bozukluğu gibi şikayetler için önerilsede asla damar açmadığı veya herhangi başka bir hastalığı tedavi etmediğinin (kanser, kısırlık, multipl skleroz gibi beyin ve kas hastalıkları) bilinmesi gerekir. Adı üstünde bu ürünler gıda takviyesidir, ilaç değildir, ilaç yerine geçmez, herhangi bir hastalığın tedavisi için kullanılmaz. Destek ve takviye amacıyla kullanılabilir. Bu ürünleri alıp, ilaçlarını kesenler veya ameliyat olması gerekirken olmayanlar sağlıklarını veya herhangi bir organlarını kaybedebilirler.

Damarlarımız tıkandığı zaman değil, tıkanmadan ne yapmalı:
Sigara içiyorsanız, ömrünüzü 15 yıl kısaltıyorsunuz demektir. İçtiğiniz süre içerisinde kalp, beyin, böbrek ve bacak damarlarınızın daralması ve tıkanmasına neden olacağını bilmelisiniz. Bana bir şey olmaz başkalarına olur mantığı, kırmızı ışıkta geçmeye benzer.

Sigara içiyorsanız, ömrünüzü kısaltmanızın yanında hastalıklarınızın öncelik sıralamasını da yapıyorsunuz demektir. Yani akciğer kanseri başta olmak üzere, boğaz, mide, barsak kanseri ve nefes darlığı dediğimiz kronik bronşit olacağınızı bilmelisiniz.
Şeker hastalığınız varsa, şekerinizi normal sınırlarda tutacak ilaç kullanmalı ve mutlaka diyetinize uymalısınız. Benim şekerim hiç düşmez ya da hep 300 olur veya bu gün de rejim yapmıyım, ilaç kullanmıyım dediğiniz anda hızla kronik hastalığa doğru gaza baçmış olursunuz.
Koleterol düzeyinize baktırmalı, gerekiyorsa ilaç kullanmalı ve diyet yapmalısınız.

Şeker ve kolesterol nemli ortamdaki demir borunun paslanması şeklinde atar damarların elastikiyetinin kaybolmasına ve daralmasına neden olur. Kronik ve sürekli ağrılar başlar ve hayat kaliteniz düşer. Yürüme esnasında bacaklarda ağrı, göğüste ağrı ve en sonunda istirahat ağrısı başlar. Şah damarlarının (karotis arterler) kritik daralmaları ve tıkanmaları sonucu görme bozukluğu veya önce geçici sonra kalıcı felçler gelişebilir.

Aşırı tuz tüketimi veya tuzlu yiyecekler; Peynir, zeytin, turşu ve benzeri yiyecekleri tüketmek yüksek tansiyona ve damarlarda yıpranmaya neden olur. Stres tansiyon yükselmesine neden olan başka bir faktördur.

Sonuç olarak kalıtımsal olarak geçen ve çevresel faktörler dediğimiz beslenme ve yaşam şeklimizle katlanan risk faktörleri ile sağlığımız tehlikeli noktalara sürüklenebilir.

Bu riskleri taşıyanların uymaları gerekenler, herkesin bildiği üç beyazdan; Un, tuz, şeker'den uzak durmaları, yaşlarına uygun yürüyüş ve spor yapmaları bilindik önerilerdir.

OpDr.Kamil Savaş
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0352 231 31 39