• BIST 10870.57
    • Altın 4383.338
    • Dolar 40.7865
    • Euro 47.7544

      “Dolar, euro, altın katlandı; milletin alım gücü eridi”

      “Dolar, euro, altın katlandı; milletin alım gücü eridi”
      CHP’li Aşkın Genç: "Dolar, euro, altın katlandı; milletin alım gücü eridi”

      CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in göreve başladığı 4 Haziran 2023’ten bugüne ekonomi yönetiminin bilançosunu çıkardı. Genç, “Göreve başladığında TÜFE yüzde 39’du, bugün yüzde 33. Tek hane sözü de 2026’dan 2027’ye ertelendi. Dolar 21 liradan 41 liraya, euro 22 liradan 48 liraya, gram altın bin 300 liradan 4 bin 400 liraya çıktı. Şimşek’in karnesi vatandaşın sofrasındaki yangını söndürmedi, tam tersine büyüttü” dedi.

       

      CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in göreve geldiği günden bu yana geçen iki yılı rakamlarla değerlendirdi.

      Genç, “Bakan Şimşek, ekonomiye güven vereceğini, enflasyonu tek haneye düşüreceğini vaat ederek göreve başladı. Ancak iki yılı geride bırakmamıza rağmen hedefler öteleniyor, vatandaşın yükü ise artıyor. Şimşek görevi devraldığında yıllık TÜFE yüzde 39,59 seviyesindeydi. Bugün TÜİK’in son verisi yüzde 33,52. İki yılda hedefin tarihi 2026’dan 2027’ye ötelenmiş durumda. Ekonomide gerçek tablo, iktidarın anlattığı başarı hikâyesi değil, tam anlamıyla bir çöküştür” diye konuştu.

      CHP’li Genç, “Şimşek, 26 Ekim 2024’te ‘enflasyon 2026 sonunda tek haneye iner’ dedi; 6 Ağustos 2025’te ise ‘tek hane 2027’de’ diyerek hedefi bir yıl ileri attı. Yani takvim değişiyor ama halkın cebindeki yangın sönmüyor” ifadelerini kullandı.

      “Faiz politikasının bedeli; üreticiye, esnafa, çiftçiye, işçiye ödetiliyor”

      “Faizde tablo daha çarpıcı” diyen Genç, “Şimşek koltuğa oturduğunda politika faizi yüzde 8,5’ti; TCMB 22 Haziran 2023’te ilk adımla yüzde 15’e çıktı, Mart 2024’te yüzde 50 tavanı gördü. Bugün ise yüzde 43. Bu kadar kısa sürede böylesine sert artış ve ardından indirime geçiş, öngörüsüzlüğün en açık göstergesidir. İktidarın ‘yüksek faiz–yüksek kur–yüksek enflasyon’ sarmalından çıkamadığını görüyoruz. Bedeli ise üreticiye, esnafa, çiftçiye, işçiye ödetiliyor” dedi.

      “Dolar, euro, altın katlandı; milletin alım gücü eridi”

      Genç, döviz ve altın cephesinde de sert artışlara dikkat çekti: “Dolar/TL Şimşek görevdeyken 5 Haziran 2023 sabahı 21,13 seviyesindeydi; bugün 40,89. Yani yaklaşık yüzde 93 artış. Euro/TL aynı gün 22,60 iken bugün 47,79; artış yüzde 111. Gram altın 5 Haziran 2023’te bin 31–bin 37 TL bandındaydı; bugün 4 bin 392 TL; artış yüzde 232. Bu artış sadece yatırımcıyı değil, ithalata bağlı üretim yapan sanayiciden, kuyumcudan, evine bir gram altın almak isteyen vatandaşa kadar herkesi etkiliyor. Bugün Türkiye’de insanların düğünde bir çeyrek altın takabilmesi bile imkânsız hale geldi. Bu tablo, ekonomi yönetiminin ‘başarı hikâyesi’ değil, başarısızlık belgesidir” dedi.

      “Milletin sofrasındaki ekmek küçülüyor”

      Genç, enflasyon seyrine ilişkin olarak, “TÜİK verileri Temmuz 2025’te yıllık enflasyonun yüzde 33,52 olduğunu söylüyor. Ancak halkın hissettiği gerçek enflasyon; kiradan gıdaya, ulaşımdan hizmetlere kadar çok daha yakıcı. İki yılda tek hane vaadi ötelenmiş, hedefe giden yol da güven vermemiştir. İktidar masa başında rakamlarla oynarken, milletin sofrasındaki ekmek 

      küçülüyor. Çocuklar okula aç gidiyor, emekli temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, esnaf kepenk kapatıyor. Bu tabloyu makyajla saklamaya çalışmak, gerçeği değiştirmiyor” değerlendirmesini yaptı.

      “Çözüm, kurallara ve Anayasa’ya uymaktır”

      “Bugün geldiğimiz nokta şudur” diyen Genç, “Şimşek’in ‘programı’ vatandaşın sofrasındaki ekmeği büyütmedi. Dolar ikiye katlandı, euro iki kattan fazla arttı, altın üçe katlandı. Faiz yüzde 8,5’tan yüzde 50’ye çıkarılıp sonra yüzde 43’e indirilerek ekonomiye ‘yüksek maliyet–yüksek belirsizlik’ politikası dayatıldı. Kurallı ekonomi, bağımsız kurumlar, güven veren bir orta vadeli çerçeve ve gelir dağılımını gözeten vergi politikası olmadan dezenflasyon kalıcı olamaz. Ekonomide kalıcı iyileşme, günü kurtaran pansumanlarla değil; bağımsız kurumlarla, şeffaflıkla, adaletli bir gelir dağılımıyla mümkündür. Öncelikle hukuk devletinin ve Anayasa’nın gereklerine uymak gerekir. Kuralları yok sayan bir yönetim ne enflasyonu düşürebilir ne de topluma güven verebilir. Türkiye’nin ihtiyacı, vatandaşın hakkını ve hukukunu koruyan bir ekonomi yönetimidir” ifadelerini kullandı.

      • Yorumlar 0
      Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
      Diğer Haberler
      Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
      Tel : 0000 000 00 00