İRAN BÜYÜKELÇİSİ HABİBULLAHZADEH: NÜKLEER TESİSLERİMİZ HASAR GÖRDÜ, ANCAK HER DAİM YENİLENEBİLİR

'İRAN'IN NÜKLEER FAALİYETLERİ YERLİDİR'

İran Büyükelçisi Habibullahzadeh: Nükleer tesislerimiz hasar gördü, ancak her daim yenilenebilir

27 Haziran 2025 Cuma 12:23

İRAN'ın Ankara Büyükelçisi Mohammad Hassan Habibullahzadeh, savaşta İran'ın nükleer tesislerdeki hasara ilişkin, "Tabii hasara uğradı nükleer tesislerimiz. Azımsanacak bir hasar değildir bu. Hasar tespiti faaliyetleri devam etmektedir. Ancak İran'ın nükleer bilimi yerli bir bilimdir. Gençlerimizin, mühendislerimizin ürünüdür. Bu, ithal ettiğimiz bir bilim olmadığından dolayı her daim yenilenebilir, ihya olabilir bir bilimdir" dedi.

786733.jpeg

İran'ın Ankara Büyükelçisi Mohammad Hassan Habibullahzadeh, Türkiye Basın Federasyonu'nun 'Anadolu Sohbetleri' programında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Büyükelçi Habibullahzadeh, İran-İsrail savaşı ve sonrasında yaşananlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Habibullahzadeh,

İsrail'in 13 Haziran'daki saldırısıyla başlayan savaşta İran'ın aktif nükleer tesislerinin vurulduğunu, bunun bir suç olduğunu, bu suçun bir örneğinin tarihte görülmediğini söyledi. Habibullahzadeh, 12 günlük savaşın ardından karşı taraftan gelen taleple ve çeşitli ülkelerin de aracılığıyla ateşkes sağlandığını belirtti. Habibullahzadeh, "Ateşkes talebi üzerine biz 'Karşı taraf saldırıları durdurursa biz de durdururuz' dedik. Ve saldırılar durduruldu karşılıklı olarak. Ancak bundan sonra herhangi bir şekilde saldırı olduğunda İran karşılık verecektir" dedi.

'DİPLOMASİYE YAPILMIŞ BİR SALDIRI'

Habibullahzadeh, İran'ın barıştan yana olduğunu vurgulayarak, "Biz müzakere masasındayken saldırıya uğradık. 13 Haziran’da saldırıya uğradığımızda 16 Haziran'da müzakerelerin 6'ncı görüşmesi gerçekleşmesi gerekiyordu. Biz barıştayken saldırıya uğradık. Bu saldırı diplomasiye ve müzakereye yapılmış bir saldırıdır. Bugün koşullar, 16 Haziran'daki koşullardan daha zordur. Çünkü şimdi bir saldırıya, askeri tacize uğradık. Bu saldırı neticesinde yüzlerce insanımızı kaybettik, büyük zararlara maruz kaldık. Bugün müzakere koşulları 16 Haziran'da gerçekleşmesi öngörülen müzakere koşullarından daha zor durumdadır. Ama biz bu aşamada bir sonraki görüşmelerimizi planlama hususunu, nasıl adımlar atmamız gerektiğini planlıyoruz" diye konuştu.

'NÜKLEER SIZINTI ÖNLENMİŞ OLDU'

Büyükelçi Habibullahzadeh, Amerika'nın tutumuna ilişkin soru üzerine, "İran halkının yaşamı Allah'ın elindedir. Allah dışında kimse bizim için hayat biçemez ve hayatımızı elinden alamaz. İran halkı büyük bir onurla ülkesini savunmuştur ve bundan sonra da savunacaktır. Amerika'nın bizim ile müzakere masasında olduğu dönem içinde bizim nükleer tesislere saldırısı diplomasiye ihanetiydi. Barışçıl bir nükleer programı olan İran’a saldırı yapıldı. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, 'Biz İran'ın nükleer silaha sahip olduğu yönünde bir delil elde etmiş değiliz' diyor. Amerika ve İsrail'in tehlikeli girişimi büyük facialara neden olabilirdi. Nükleer sızıntı önlenmiş oldu. Bu olmasaydı, gerçekten sadece İran için değil tüm bölge ülkeleri için büyük bir facia ortaya çıkarabilirdi. Bu nedenle nükleer tesislerin korunması ve tesislere saldırı olmaması gerektiği hususu uluslararası düzeninin değişmez bir kuralıdır. Onlar bu kuralı da ihlal etti. İran çeşitli uluslararası kuruluşlar ve Birleşmiş Milletler nezdinde bu saldırıyı yapanlar için gerekli girişimde bulunmuştur" ifadelerini kullandı.

'İRAN'IN NÜKLEER FAALİYETLERİ YERLİDİR'

Büyükelçi Habibullahzadeh, İsrail'in hedefine ilişkin soru üzerine, "Bu saldırılar bütün ülkeleri hedefe koyacaklar. İran'a esaslı bir darbe vurmak ve İran'ın teslim olmasını istiyorlardı ve bu gerçekleşmedi. İran'ın nükleer tesislerini ve gücünü vurmak istiyorlardı. Tabii nükleer tesislere zarar verdiler. Ancak İran'ın nükleer faaliyetleri bir yerli faaliyettir. Gençlerimizin ve bilim adamlarımızın yeteneğidir. Yerli olan bir yetenek, bir bilim bu şekilde yok olmaz ve her zaman devam eder. Tabii hasara uğradı nükleer tesislerimiz. Azımsanacak bir hasar değildir bu. Hasar tespiti faaliyetleri devam etmektedir. Söylediğim gibi İran'ın nükleer bilimi yerli bir bilimdir. Gençlerimizin, mühendislerimizin ürünüdür. Bu ithal ettiğimiz bir bilim olmadığından dolayı her daim yenilenebilir, ihya olabilir bir bilimdir" değerlendirmesinde bulundu.

'İRAN'IN NÜKLEER SİLAH PROGRAMI YOK'

Büyükelçi Habibullahzadeh, İran'ın nükleer silah programı olmadığını söyleyerek, "Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu da bunu söylüyor. Hiçbir şekilde böyle bir şeye rastlanmış değildir. Onların raporlarına göre nükleer silah üretim faaliyetimiz yoktur. Bu iddialar asılsızdır. Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun dediği, '20-25 yıl önce bir madde şurada vardı, şimdi bu nerede?' Sadece bu sorgulanıyor" dedi.

'TÜRK KARDEŞLERİMİZE TEŞEKKÜR EDİYORUZ'

Habibullahzadeh, Türkiye'nin savaştaki tutumuna ilişkin ise "Biz Türkiye'deki kardeşlerimize bu zalim savaşta bizim yanımızda yer aldıklarından dolayı teşekkür ediyoruz. İran'da olduğu gibi Türkiye'de de zalim ve mazlum anlamı gerçekten anlamlıdır. Bu sürede Türkiye'de, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, parlamento seviyesinde, kamuoyu seviyesinde, sokaktaki halk bile bizi gördüklerinde herkes bizimle dayanışma ve birlik mesajları verdiler. Bu iki milletin ne kadar yakın olduğunun bir göstergesidir. Bu savaş eşit olmayan bir savaştı. Biz, 10 ülkeye karşı tek başımıza savaştık. Bu ülkelerin her biri Siyonizm rejiminin İran'a olan saldırısına yardımlarda bulunuyordu. Bu süre içinde bizi destekleyen Türk kardeşlerimize teşekkürlerimizi sunuyoruz" diye konuştu.

Habibullahzadeh, Hürmüz Boğazı'nın kapatılması konusunun İran üst düzey askeri ve devlet otoritesi tarafından alınması gereken bir karar olduğunu ve böyle bir karar olmadığını söyledi.

'İRAN HALKI BÜYÜK DAYANIŞMA GÖSTERDİ'

Habibullahzadeh, 12 günlük savaş sürecinde İran'da ulusal ve milli dayanışmanın arttığını gördüklerini de belirterek, "100 yıllar boyunca İran herhangi bir komşu ülkeye saldırmış değildir. Bizler için de şaşırtıcıydı. Saddam Hüseyin’in saldırısında da İran halkında büyük bir dayanışma olmuştu. 12 günlük bu savaşta yine büyük bir milli dayanışma ve birliğe şahit olduk. Bu savaşta karşı tarafta insanlar ülkelerinden kaçma derdindeyken biz kendi tarafımızda yurt dışındaki vatandaşlarımızın İran'a gitmek için verdikleri çabaya şahit olduk. Dünyanın çeşitli noktalarında bulunan İran vatandaşları Türkiye'ye gelip İran'a gitmek için çaba gösterdiler. Ve bu da İran'ın zalimce ve tacizli bir şekilde uğradığı saldırıda İranlı vatandaşların birlik ve beraberliklerinin dayanışma duygularından başka bir şey değildir" ifadelerini kullandı.

Yorumlar
SON DAKİKA