• BIST 8432.33
  • Altın 1615.275
  • Dolar 27.5664
  • Euro 28.9437
  • Kayseri 16 °C
  • Ankara 17 °C
  • İstanbul 20 °C

Şükür, Suat Kılıç istifa etti… Erdoğan’a güvenim arttı…

Sinan Burhan

Güne Suat Kılıç AK Parti’den istifa etti haberleriyle başladık. İnanın sevindim. Neden sevindim? Benim Suat Kılıç’la bir alıp veremediğim mi var? Ortaklık mı yaptım? Siyaseten hasmım mı? Yok yok… Bu istifa beni neden mutlu etti? Herkesin söylemek isteyip de söyleyemediğini şimdi yazacağım. Ak Parti’de en çok neden şikâyet ediliyor? Kibirden…  

Erdoğan’ın ekmeğinin tuzu yok. Kimin elinden tutmuşsa hep yarı yolda bırakmış. Dün başbakan yaptığı, başbakan yardımcısı yaptığı kişiler Erdoğan’ı yarı yolda bırakmış. Hep ihanet hep hep ihanet… Sn. Erdoğan da acaba bu durum niye böyle diye sormalıdır? Çünkü etrafındaki üç-beş kişi, medyadan üç-beş kişi bu isimleri parlatıyor. Devir imaj devri. Erdoğan’ı Erdoğan yapan Kasımpaşalı olmasıdır. Garip gurebanın duasıdır. Sentetik adamlara değer verme dönemi bitmelidir? 

Ak Partili yetkililere sordum. Neden istifa etti diye? Suat Kılıç önce MKYK’ya girmeyi bekledi. Sonra vekillik bekledi. En son bakan olmayı bekledi. Bunlar da olmayınca istifa etti. Madem istifa edecektin. Neden aylar önce istifa etmedin? Madem, Ak Parti ve Erdoğan yanlış yaptı. O zaman istifa etseydin. Bakan olamayınca istifa ettin. Milletimiz samimi olanla samimi olmayanı ayırıyor. Ak Parti’den hakiki nedenlerle istifa etseydi başımın üzerinde yeri olurdu. Makam verilmeyince istifa… Yok, yok olmaz. 

AK Parti tabanı Suat Kılıç nedeniyle Sn. Erdoğan’a çok kızdı. Dar kesim pantolon, İtalyan tarzı takım elbise, çorapsız ayakkabı. Ne giyimi ne de davranışları kültürümüze, geleneğimize ve dinimize uygun değildi. Hadi giyimi boş ver. Bakanlık yaptığı dönemde gittiği her ilde girmiş olduğu hava, kibir dillere destan. Bu yazıyı yazarken ortalama bir vatandaşın duygularını baz alarak yazıyorum. 

Hayatını Milli Görüş ve Erbakan düşmanlığı üzerine kurgulamış Fetö’cülerle ilgili 17-25 Aralık darbe sürecinde sonra Fetö terör örgütü başının ismini anarak aleyhine kaç tiviti vardır? Milli Görüşçüler onun bakanlığı döneminde hangi görevlere geldiler? Yoksa tasfiye mi oldular? Sn. Fatih Erbakan acaba araştırır mı? Bakanlıkta görev yapan Milli Görüşçülere sorabilir. Hani dedik ya hakkı söyleyeceğiz… Yeniden Refah Partisi kendi kadrolarını oluşturmak yerine küskün ve kırgınlar partisi olmaya başlarsa hata eder. 

Seçimlerde Yeniden Refah Partisine yönelen Milli Görüşçülerde bir tereddüt başladı. Beni arayan Milli Görüşçü dostlarımın uyarısı üzerine yazının bu bölümünü ekledim. Elbette bir parti merkeze açılır. Örneğin Davut Güloğlu partiye oy ve vizyon getirdi. Ona itiraz eden oldu mu? Partiye iki oy bile getiremeyecek isimlerle yola devam edilirse bu yolun sonu hüsran… İçten içe Erdoğan nefretine kapılmışları partiye katmanın ne denli hata olduğu anlaşılacaktır. 

Seçimler bitti. Artık Ak Parti’de bir öz eleştiri süreci başlaması lazım. Erdoğan sayesinde vekil olan, bakan olan halka tepeden bakan zengin olan tiplerin bu partiden tasfiye edilmesi gerekir. Millet kibirli adamı sevmiyor. Ey kibirli insan sen kimsin. Bir meniden ortaya çıkmışsın. Havan kime? Sonunda toprak olup gideceksin. 

Bu millet Erdoğan’ı neden seviyor. Halka yakın, gönül adamı. Zaman zaman Bilal Erdoğan ile görüşme imkânı oluyor. Kibrin zerresi yok. Bilal Erdoğan bile boynu bükük gezerken sizler kimsiniz. Artık bu tür adamların devri kapanmalıdır. 

Biz basın mensuplarına da düşen görev, hakkı söylemektir. Bir kötülük görünce elimizle, olmazsa dilimizle düzeltmeliyiz. Dilimizle olmazsa kalben buğz etmeliyiz. Doğruyu söylemek ve yazmak durumundayız. İki günlük dünyada fırıldak olmaya gerek yok. 

Nargile kafelerde adam asmak, gıybet etmek kolay. Onu yüzüne söylemek gerekir. Ben tam da kitabın ortasından yazıyorum. Yoksa Suat Kılıç benim düşmanım değil. Ama artık bu yazıdan sonra benden nefret edeceği kesin. Olsun bu yazı ona da iyilik umarak yazılmış. Kibir, Allah’ın affetmediği büyük bir günahtır. Ne dünyada ne de ahirette huzur bulamaz. Bu konuyu çok sevdiğim ve takdir ettiğim Sn. Mehmet Altınöz Beye de ilettim. Üzerime vazife mi? Elbette vazife. Biz bugünlere rahmetli Erbakan Hocamın dava şuuru ile geldik. Hayra motor şerre firen cümlesini öğrendiğimde 14 yaşındaydım.

Bakanlar Kurulu belli oldu. Cumhurbaşkanımız ehliyet ve liyakate uygun bir atama yaptı. Kibirden uzak isimleri seçti. Milletvekili listelerini yeniledi. Kabinede layık olanları göreve getirdi. Mevcut kabine halka umut verdi. Hem ehil insanlar hem liyakatli insanlar. Erdoğan bu uygulamalarıyla güven tazeledi. Halkımızın duasını aldı. Yeni dönem insanlık ve İslam âlemine hayırlı olsun.

 

Bu yazı toplam 130 defa okunmuştur.
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2010 Kayseri News | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0352 231 31 39